0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Yemek yeme güçlüğü ve kilo kaybı şikayetleri ile başvurduğu dış merkezde “Yemek Borusu Kanseri” tanısı konulan 55 yaşındaki hastamız Beyazıt K. hastanemiz Genel Cerrahi ve Gastroenteroloji Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Ali TARDU tarafından yaklaşık bir ay önce Torako-Laparoskopik “Yemek Borusu Kanseri “ ameliyatı oldu.

Ameliyat sonrası şikayetlerinden kurtularak sağlığına kavuşan hastamızı yaklaşık 10 gün hastanemizde misafir ettikten sonra sağlıklı bir şekilde taburcu ettik. Sağlık durumu gayet iyi olan hastamız bugün geldiği kontrol sonrası düşüncelerini bizlerle paylaştı.

İrmet Hospital Genel Cerrahi ve Gastroenteroloji Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Ali TARDU Yemek Borusu Kanseri hakkında bilgiler verdi.

Özofagus kanserleri tüm kanserlerin %1’ini, sindirim sistemi kanserlerinin ise %7’sini oluşturur.İleri yaşlarda ve erkeklerde daha sık görülür. Hastaların çoğu tanı konulduğunda ileri evrededir ve 5 yıllık sağkalım oranı %5-15 civarındadır.

Özofagus kanseri coğrafi bölgelere göre çok farklı oranlarda görülebilmektedir. Batı ülkelerinde 100.000’de 20 oranında, uzak doğu ülkelerinde ise 10.000’de 100 civarında rastlanır. Ülkemizde de özofagus kanser insidansı yüksek olup özellikle Doğu Anadolu’da İpek Yolu olarak adlandırılan antik yol üzerindeki Erzurum, Van, Kars gibi illerde daha sık görülür.

Hastalığın nedeni olarak birçok risk faktörü bulunmakla birlikte en önemli risk faktörleri sigara ve alkol kullanımıdır. Ayrıca beslenme alışkanlıkları da risk faktörleri arasında yer alır. Sıcak içeceklerin fazla ve sık alınması, eksik vitamin ve mineral alımı, tütsülenmiş et ve balık tüketimi ve buğday, pirinç ve mısırdan zengin, taze sebze ve meyveden fakir beslenme diğer risk faktörleri arasındadır.

Dr. Tardu, “Özofagus kanserlerinin en önemli belirtisi yutma güçlüğü ve kilokaybıdır. Özellikle ileri yaşlarda bu iki belirtinin olması durumunda yemek borusu kanseri açısından mutlaka tetkik edilmelidir. Uzak organ yayılımı olmayan ve operasyon için herhangi bir engel bulunmayan hastada en iyi tedavi cerrahi tedavidir. Son zamanlarda bu ameliyat tamamen laparoskopik (Kapalı yöntem) olarak yapılabilmektedir. Torako-Laparoskopik ameliyatta karın ve göğüs kafesinde büyük kesiler yerine küçük kesilerle yapılır. Bu durum hastanın ameliyat sonrası daha az ağrı duymasını, daha erken ayağa kalkmasını, akciğer fonksiyonlarının daha hızlı düzelmesini ve daha az hastanede kalmasını sağlar. Kapalı yöntemle Özofagus kanseri ameliyatı ileri düzey laparoskopik bir işlem olduğundan, deneyimli cerrahlarda daha iyi sonuçlar alınmaktadır.” dedi.

KAYNAK: Hasan GİRGİN